Sitenin sağında bir giydirme reklam

ALİ BEKTAŞ SERT KONUŞTU!

Gündem 04.06.2020 - 19:26, Güncelleme: 21.02.2023 - 15:12 7844+ kez okundu.
 

ALİ BEKTAŞ SERT KONUŞTU!

‘Benim onuruma şerefime dokunan insanın onuruna şerefine dokunurum’
Ak Partili Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş, Zonguldak’ta yayın yapan yerel bir televizyon kanalına konuk olduğu programda, bir süredir hakkında karalayıcı yayınlar yapan basın mensuplarına hitaben çok ağır ifadeler kullandı. Ali Bektaş hakkında Fetonun elini öptü şeklinde haber yapan gazeteciye hitaben, ‘Ahlakı belli olmayan gazeteci’ ve ‘Soyadını bilmediğim, Ahlakı sıfır olan bir bayan gazeteci’ ifadelerini kullandı. Ali Bektaş, hakkında ‘Antalya’da 40 milyonluk oteli var’ iddiasını ortaya atan yayın organıyla ilgili de çok sert ifadeler kullandı: “Manyak mı bunlar ya? Bu işler kolay mı? 40 milyon bilmem ne? Hayır diyor ki; ” Sen hırsızsın” diyor. “Sen yolsuzsun” diyor. Gazeteci bunu diyor. Biz bunu Sulh Ceza Hâkimliğine bildirdik. Böyle bir şey olması mümkün değil. Haberin içinde ne diyor: “Vilayet soruşturma açmış. İçişleri bakanlığından…” Normalde Valiliğinde; “Hayır kardeşim böyle bir şeyden bizim haberimiz yok demesi lazım” demesi lazım. Siyasetçi bu konuda yalnız kalıyor. Sulh Ceza Hâkimliğinden bu yazı kaldırılsın diye başvurduk. Başsavcılığa da ceza alsın diye başvurduk. Sulh Ceza Hâkimliği 2004 yılında Polonya’nın yerel mahkemesinde bir yerel mahkemenin kararını bize gerekçe göstererek “BASIN ÖZGÜLÜĞÜDÜR” dedi. “Sen siyasetçisin biz seni hırsız olarak görüyoruz” dedi. “Seni yolsuz olarak görüyoruz” dedi. Mahkeme kararı bana onu söylüyor. Sen siyasetçiysen diyor; “Her türlü hakarete, her türlü şerefsizliğe layıksın” diyor. Karar özetle bunu söylüyor. Benimde çoluk çocuğum var ve bunu benimde çoluk çocuğum okuyor. Senden fazla bir şey istemedim. İnternete yazılan bir haberi kaldırılmasını istedim. O zaman bende ne yaparım? Madem basın özgürlüğü bu, o karalayanlar hakkında istediğimi söylerim. Böyle bir şey olabilir mi ya? Ne basın özgürlüğü? İnsanın aşağılamanın, insana iftira atmanın nesi basın özgürlüğü? Desin ki bana; “Arkadaş sen şunu yapamadın?” Tamam, basın özgürlüğü. Her türlü eleştiriyi yapabilir? Ama ben diyorum ki; bu benim ve partimin ve milletvekilleri hakkında sürekli bu yazıların yazılması, bir itibarsızlaştırma çabasına gidilmesi, bir organizasyonun parçasıdır. Hamdi Uçar’ın, bilmem neyin konuşulması. Hayır, efendim biz onurlu ve şerefli insanlarız. Yargı ya bunun gereğini yapacak? Ya ben gereğini yapacağım? Bunu mu istiyorlar? Bunlar birisinden para aldığı için. Benim ne işim olur, ben sıradan bir adamım. Kozlu’da bir gariban gelirde, hiç bir şey yokken, sadece birlikte olduğum için durup dururken; “Ali Bektaş’ın otelleri var” diye saçma sapan bir haberin çıkmasının sebebini size soruyorum. Niye çıkar bu haber? Bu konu hakkında bir belge yoktur. Ben buna kızıyorum. Yargının böyle karar almasına bu yüzden kızıyorum. Böyle bir belge, böyle bir gazetede yok. Al klavyeyi eline istediğini yaz, istediğin gibi karala. Karalatmayacağım. Sonuna kadar. Adalet gereğini yapmazsa ben gereğini yapacağım. Benim namusum ve şerefimle kimse oynayamaz. Ben bu saatten sonra bir şey beklemiyorum. Onurlu ve şerefli yaşamdan başka. Yok ben kalem aldım. Yok ben gazeteciyim. Şimdi bu laflarımı alacaklar, istedikleri gibi çırpıp atacaklar. “İşte Ali Bektaş efelendi, bilmem ne?” diye. Yok kardeşim! Bundan sonra Ali Bektaş böyle. Herkese gereğini yapacağım. Kimse sokakta rahat dolaşamayacak. Benim onuruma şerefime dokunan insanın onuruna şerefine dokunurum. Net, tehdit ediyorum.”şeklinde konuştu.
‘Benim onuruma şerefime dokunan insanın onuruna şerefine dokunurum’

Ak Partili Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş, Zonguldak’ta yayın yapan yerel bir televizyon kanalına konuk olduğu programda, bir süredir hakkında karalayıcı yayınlar yapan basın mensuplarına hitaben çok ağır ifadeler kullandı.

Ali Bektaş hakkında Fetonun elini öptü şeklinde haber yapan gazeteciye hitaben, ‘Ahlakı belli olmayan gazeteci’ ve ‘Soyadını bilmediğim, Ahlakı sıfır olan bir bayan gazeteci’ ifadelerini kullandı.

Ali Bektaş, hakkında ‘Antalya’da 40 milyonluk oteli var’ iddiasını ortaya atan yayın organıyla ilgili de çok sert ifadeler kullandı: “Manyak mı bunlar ya? Bu işler kolay mı? 40 milyon bilmem ne? Hayır diyor ki; ” Sen hırsızsın” diyor. “Sen yolsuzsun” diyor. Gazeteci bunu diyor. Biz bunu Sulh Ceza Hâkimliğine bildirdik. Böyle bir şey olması mümkün değil. Haberin içinde ne diyor: “Vilayet soruşturma açmış. İçişleri bakanlığından…” Normalde Valiliğinde; “Hayır kardeşim böyle bir şeyden bizim haberimiz yok demesi lazım” demesi lazım. Siyasetçi bu konuda yalnız kalıyor. Sulh Ceza Hâkimliğinden bu yazı kaldırılsın diye başvurduk. Başsavcılığa da ceza alsın diye başvurduk. Sulh Ceza Hâkimliği 2004 yılında Polonya’nın yerel mahkemesinde bir yerel mahkemenin kararını bize gerekçe göstererek “BASIN ÖZGÜLÜĞÜDÜR” dedi. “Sen siyasetçisin biz seni hırsız olarak görüyoruz” dedi. “Seni yolsuz olarak görüyoruz” dedi. Mahkeme kararı bana onu söylüyor. Sen siyasetçiysen diyor; “Her türlü hakarete, her türlü şerefsizliğe layıksın” diyor. Karar özetle bunu söylüyor. Benimde çoluk çocuğum var ve bunu benimde çoluk çocuğum okuyor. Senden fazla bir şey istemedim. İnternete yazılan bir haberi kaldırılmasını istedim. O zaman bende ne yaparım? Madem basın özgürlüğü bu, o karalayanlar hakkında istediğimi söylerim. Böyle bir şey olabilir mi ya? Ne basın özgürlüğü? İnsanın aşağılamanın, insana iftira atmanın nesi basın özgürlüğü? Desin ki bana; “Arkadaş sen şunu yapamadın?” Tamam, basın özgürlüğü. Her türlü eleştiriyi yapabilir? Ama ben diyorum ki; bu benim ve partimin ve milletvekilleri hakkında sürekli bu yazıların yazılması, bir itibarsızlaştırma çabasına gidilmesi, bir organizasyonun parçasıdır. Hamdi Uçar’ın, bilmem neyin konuşulması. Hayır, efendim biz onurlu ve şerefli insanlarız. Yargı ya bunun gereğini yapacak? Ya ben gereğini yapacağım? Bunu mu istiyorlar? Bunlar birisinden para aldığı için. Benim ne işim olur, ben sıradan bir adamım. Kozlu’da bir gariban gelirde, hiç bir şey yokken, sadece birlikte olduğum için durup dururken; “Ali Bektaş’ın otelleri var” diye saçma sapan bir haberin çıkmasının sebebini size soruyorum. Niye çıkar bu haber? Bu konu hakkında bir belge yoktur. Ben buna kızıyorum. Yargının böyle karar almasına bu yüzden kızıyorum. Böyle bir belge, böyle bir gazetede yok. Al klavyeyi eline istediğini yaz, istediğin gibi karala. Karalatmayacağım. Sonuna kadar. Adalet gereğini yapmazsa ben gereğini yapacağım. Benim namusum ve şerefimle kimse oynayamaz. Ben bu saatten sonra bir şey beklemiyorum. Onurlu ve şerefli yaşamdan başka. Yok ben kalem aldım. Yok ben gazeteciyim. Şimdi bu laflarımı alacaklar, istedikleri gibi çırpıp atacaklar. “İşte Ali Bektaş efelendi, bilmem ne?” diye. Yok kardeşim! Bundan sonra Ali Bektaş böyle. Herkese gereğini yapacağım. Kimse sokakta rahat dolaşamayacak. Benim onuruma şerefime dokunan insanın onuruna şerefine dokunurum. Net, tehdit ediyorum.”şeklinde konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve batikaradenizhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.