Vallahi o kısa boylu, kel kafalı, leblebici olmasın da kim olursa olsun!

Bir kere hem iş hem de içtimai hayatında başarılı olan biri olsun.

Babadan kalma servetini batırıp, müteahhitlerin kucağında oyuncak olmuş, finansör arayan, ilçe teşkilatının gelirlerinden nemalanan, teşkilatın piyasaya olan üç kuruşluk faturasını dahi ödemeyen, partinin itibarını yerlerde süründüren biri olmasın!

Ayağı az düz bastığında adam tanımayan, toplumdan kopuk, egoları ve hırsı aklının ve toplumun değer yargılarının önüne geçmiş biri olmasın!

Paralel Devlet’çi olmasın!

Peki, ala kim olsun?

Nasıl birisi olsun?  

Her şeyden önce adam gibi bir adam olsun!

Mesela ağa olsun!

Cebinde parası, mal varlığı olan biri olsun ki, ne parti teşkilatını ne de kendisini millete gebe etmesin!

Arslanlar gibi ticaretinde de siyasetinde de başarılı olan biri olsun!

Toplumun her kesiminde sevilen, siyaseti ile dostluk bağlarını birbirinden ayır etmeyi bilen, birilerine sempatik görünmek için arkadaşlarına ve dostlarına sırt dönmeyen, selamı sabahı kesmeyen biri olsun!

İlçe başkanının ilçede Genel Başkanı temsil eden kişi olduğunu bilen, yani siyaseten belediye başkanının üstü olduğunun bilincinde olan ve böyle davranma cesaretini gösteren biri olsun!

Memleket için hayırlısı olsun.

Diyor Kozlulular…