Anasayfa
Yazarlar
Tansel KARDEŞ (Şimal Yıldızı)
Yazı Detayı
Bu yazı 1 kez okundu.
YAŞASIN CUMHURİYET
Sevgili Zonguldaklı hemşehrilerim, Bu sabah erkenden kalktım, pencereden dışarıya bir baktım; gökyüzü mavi, hava serin ama içimizi ısıtan bir bayram havası var.
Evet, bugün 29 Ekim 2025, Cumhuriyetimizin 102. yıldönümü. Düşünün bir, tam 102 yıl önce, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün o muhteşem iradesiyle ilan edilen Cumhuriyet, bugün hâlâ kalplerimizde aynı tazelikle atıyor. Bitmeyen bir coşku diyorum ben buna, çünkü ne fırtınalar koptu üzerinden, ne zorluklar aşıldı, ama o ateş sönmedi. Zonguldak gibi bir maden şehrinde, yerin altından çıkan kömür gibi, Cumhuriyet de bizim damarlarımızda dolaşıyor; karanlıkta bile parlıyor.
Dün, 28 Ekim'de kutlamalarımız başladı zaten. Hatırlarsınız, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü önünde "Atatürk ve Cumhuriyet Koşusu" ile gençlerimiz sokakları inletmişti. Koşarkenki o enerjileri, sanki İstiklal Marşı'nı ayaklarıyla söylüyorlardı. Sonra Valilik önündeki Atatürk Anıtı'na çelenk sunumu... Vali Osman Hacıbektaşoğlu, Belediye Başkan Vekili Adil Bahadır ve Garnizon Komutanı Albay Mustafa Güzel'in ellerinde o kırmızı-beyaz çelenkler, anıtın önünde dimdik duruyordu. Saygı duruşu, İstiklal Marşı... Gözlerim doldu doğrusu, çünkü o anıtın etrafında toplanan kalabalıkta, dedelerimizi, ninelerimizi gördüm ben. Onlar ki, bu Cumhuriyet'i kanlarıyla sulamışlar. Protokoldekiler, milletvekillerimiz Ahmet Çolakoğlu, Deniz Yavuzyılmaz, Muammer Avcı... Hepsi oradaydı, el ele, omuz omuza. Bu birliktelik, siyasetin ötesinde bir şey; bu, Zonguldak'ın ruhu.
Bugün ise asıl bayram! Sabah 10'da Valilik'te tebrikat töreni... Protokol sıraya giriyor, Vali Hacıbektaşoğlu'nun elini sıkıyor, bayramlaşıyor. Milletvekillerimiz, sivil toplum temsilcileri, hepsi orada. Sonra, yağmur korkusuyla Site Kapalı Spor Salonu'na alınan resmi tören. Ah, keşke açık havada olsaydı da o bayraklar rüzgârda dalgalansaydı, ama olsun; salonun içi bile yetti coşkuya. Tribünler dolup taşmış, öğrenciler, aileler, emekliler... Hepsi bir arada. Saygı duruşuyla başladık, İstiklal Marşı'yla yüreğimiz kabardı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajı okundu, Vali Bey kürsüye çıktı: "Cumhuriyet'in kazanımları sonsuzdur, onları korumak hepimizin görevidir" dedi. Haklı, değil mi? Zonguldak gibi bir liman şehrinde, Cumhuriyet demek, özgürlük demek; maden ocaklarında ter döken işçimizin alın teri demek.
Ama asıl güzellik, gençlerdeydi. Öğrenciler sahneye çıktı, müzikli dans gösterileri, halk oyunları... "Genç Osman" türküsüyle kaşık havası oynadılar, salon inledi alkışlardan. Küçük bir kız çocuğu şiir okudu: "Cumhuriyet bir bahar, biz onun gülleri..." Gözlerim yaşardı, çünkü o çocuklar, bizim geleceğimiz. Duygu dolu anlar, alkışlar, gözyaşları... Bitmeyen coşku bu işte! Sonra öğleden sonra, Zonguldak Limanı'nda römorkörlerin su gösterisi. Düşünün, o dev makineler sudan fışkırtıyor, gökkuşağı gibi renkler... Liman kenarında toplanan halk, el çırpıyor, fotoğraf çekiyor. TCSG-86 Bot Komutanlığı'nın botu da ziyarete açık, çocuklar gemiye biniyor, kaptanlarla sohbet ediyor. Denizle iç içe bir Cumhuriyet Bayramı, tam Zonguldak'lık!
Akşam ise fener alayı... Saat 19'da İstasyon Caddesi'nden başlayıp Valilik önüne uzanan yürüyüş. Ellerinde bayraklar, fenerler, marşlar... "Kasamam" müzik grubunun konseri saat 20'de Valilik önünde. Sokaklar ışıl ışıl, gençler, yaşlılar el ele. Devrek'te, Kozlu'da, Ereğli'de de benzer coşku; çelenkler, törenler, şiirler... İl Genel Meclisi Başkanı Necdet Karaveli, Kozlu'da öğrencileri tebrik etmiş, hediyeler vermiş. Her köşede bir bayram havası.
Sevgili okurlarım, 102 yıl geçti üzerinden, ama bu coşku bitmiyor. Neden mi? Çünkü Cumhuriyet, bir tarih değil; bir yaşam biçimi. Atatürk'ün "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" sözü, hâlâ kulaklarımızda çınlıyor. Zonguldak'ın maden işçileri gibi, zorluklara göğüs geriyoruz; ama her 29 Ekim'de, o ilk günkü gibi ayağa kalkıyoruz. Bu bayramı kutlarken, bir düşünün: Dedelerimiz ne hayallerle kurdu bunu? Bizler, torunları olarak, o hayalleri büyütmek zorundayız. Demokrasi, laiklik, bağımsızlık... Bunlar bizim emanetimiz.
Haydi Zonguldak, bu coşkuyu içimizde taşıyalım. Yarın da, öbür gün de... Çünkü Cumhuriyet bitmeyen bir şarkı; bizler de onun nağmeleri. Bayramımız kutlu olsun! Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!
Ekleme
Tarihi: 30 Ekim 2025 -Perşembe
YAŞASIN CUMHURİYET
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.